admin
BM Bayan Örgütü’nün belirlediği bu başlıklar, çalışan tecrübesinin uygunlaştırılması ve çalışanlarına daha uygun bir iş tecrübesi sunmasına ve kültür dönüşümünde rehberlik yapmayı hedefleyen Great Place To Work®’ün, bayan çalışanları merkez alarak yaptığı “Best Workplaces for Women” (Kadınlar için en uygun iş yerleri) araştırmasının iç görüleriyle de örtüşüyor. 2024 yılı için bayan çalışanlar için en güzel iş yerlerini gösteren “Best Workplaces for Women” listesinde yer alan şirketlerdeki bayan çalışanlar, tertiplerinde eşit fırsatlara sahip olduklarını belirtiyor. Bu şirketlerde ayrımcılığa maruz kalınmadığı, bayan başkanları teşvik eden uygulamalar olduğu, fizikî ve ruhsal sıhhate ehemmiyet verildiği ve iş ömür istikrarının desteklendiği göze çarpıyor. Bu datalara bakarak, bayan çalışanlar için en düzgün iş yerlerinin bir adım önde olduğunu söylemek mümkün.
Kadınlar için düzgün iş yerleri
Great Place to Work Türkiye CEO’su Eyüp Toprak; 2024 yılı listesi datalarına bakıldığında şirketlerin bayan çalışanların meslek gelişimini desteklemek ve cinsiyet eşitliğini sağlamak için çeşitli stratejiler uyguladığını belirtti. Toprak, bayanlar için en uygun iş yerleri listesinde üst sıralarda yer alan şirketlerdeki uygun uygulamalarını şöyle anlattı:
“Şirketler, bayan çalışanların idare ve liderlik durumlarındaki temsilini artırmak için mentorluk, koçluk ve liderlik eğitimleri üzere programlar uyguluyor. Toplumsal cinsiyet eşitliği, çeşitlilik ve kapsayıcılık hususlarında sistemli eğitimler veriliyor. Bayan çalışanların iş-yaşam istikrarını müdafaaları için esnek çalışma saatleri, uzaktan çalışma imkanları ve ebeveynlik müsaadeleri sunuluyor. Bayan çalışanların fizikî ve zihinsel sıhhatini desteklemek için HPV aşısı üzere sıhhat imkânları ve ruhsal dayanak programları uygulanıyor. Regl müsaadesi üzere cinsiyet eşitliğini destekleyen siyasetler takip ediliyor. Ayrıyeten, cinsiyetçi lisan kullanımının önüne geçmek için çeşitli kampanyalar düzenleniyor. Bayan çalışanların özgüvenlerini artırmak ve mesleklerinde ilerlemelerini sağlamak için atölye çalışmaları ve eğitim programları düzenleniyor. Bu uygulamalara örnek vermek gerekirse, listede yer alan bir şirket birtakım işlerin ‘erkek işi’ olarak algılanması nedeniyle 117 gruptan 36’sında hiç bayan çalışanının bulunmadığını tespit etti. Bunun sonucunda ‘İşler Değişti’ isimli bir kültür değişim projesinin başlatan şirket, bayanlara ilham veren konuşmalar ve eğitimler düzenleyerek, iş makinesi operatörlüğü, kamyon sürücülüğü, lojistik operasyon uzmanı ve sistem operatörü üzere rollerde yer almalarını teşvik etti. Proje sonrası iştirakçi bayanların %86’sının iş değişikliği için kayıt yaptırdığı görüldü. Bu teşebbüs, bayanların klâsik olarak erkek hâkim alanlarda daha fazla yer almasını sağlayarak şirkette değerli bir kültürel dönüşüm başlattı.”
O yaptıysa ben de yaparım
“TÜİK bilgilerine nazaran 2025 prestijiyle Türkiye’de toplam istihdama katılma oranı yüzde 50’lerdeyken bayanlarda bu oran yüzde 30’larda seyrediyor. Bu yüzde 30’un ise maalesef eşit ücretleme, işyerinde yükselme, işyerinde ayrımcı siyasetlere maruz kalma yahut eğitim imkanlarından mahrum kalma üzere mağduriyetleri var. Bayanların toplum içindeki pozisyonunun, ülkeler için gelişmişlik seviyesi göstergesi olduğu, nüfusun yarısını dahil etmeden kalkınmanın mümkün olmadığı unutulmamalı. Şimdi istihdam ve eşit işe eşit fiyat konusunu çözememişken bu bahsin öncelikli olmadığını düşünebilirsiniz lakin bu yıl BM Bayan Örgütü’nün belirlediği yol haritasındaki bayanların liderlik durumlarında temsilini hızlandırmak, üst seviye idaredeki cinsiyet farklarını kapatmak sahiden kritik bir mevzu. Rol modelleri çoğaltmanın, sonraki jenerasyonlara cüret verdiğini unutmamak gerekiyor. Kızçocuklarına, yürek bulamayan bayanlara ‘O yaptıysa ben de yaparım’ dedirtecek örnekleri çoğaltmalıyız. Yani bayan önderlerin ve üst seviye idaredeki cinsiyet farkının kapatılmasına yönelik her teşebbüs, geleceğe yapılan bedelli bir yatırımdır.”
