admin
VakıfBank ve ulusal kadronun pasörü Cansu Özbay, TRT Yıldız’a gündeme dair açıklamalarda bulundu.
FENERBAHÇE’Yİ ELEMEK İNANILMAZDI
Cansu Özbay, Fenerbahçe’yi altın sette elemeleri hakkında şunları söyledi: Yaptığımız şey inanılmazdı bence. Birden fazla kişinin inanmayacağı bir şeyi başardık tekrardan. Bence bu muvaffakiyetin gerisinde inanılmaz bir aile kültürü olduğunu düşünüyorum. Zira bu yıl bizim ekip arkadaşlarımızın birçok yeni ve Vakıfbank’ta birinci yılları olmasına karşın çabucak bize adapte olup o Vakıfbank ruhunu alana yansıttıklarını düşünüyorum.
Tabii ki de bu her şeyden evvel Giovanni ile başlayan bir şey. Her gelen oyuncusuna bu ruhu aktarabilen çok hoş anlatabilen ve her idmanda, her maçta da aslında nasıl oynamamız gerektiğini bize gösteren bir antrenör. Ben buna bağlıyorum.
BAŞROLÜNDE GUIDETTI VAR
Giovanni 17 yıldır burada çalışıyor. 17 yılda bu yapılanmayı, kültürü oluşturması çok kolay gözükse de aslında çok kolay değil. Vakıfbank uzun vakittir çok sık oyuncu değiştirmeye başladı. Fakat muvaffakiyetleri hiçbir halde değişmiyor. Bunun başrolünde ben Giovanni’nin olduğunu düşünüyorum. Daha sonrasında da oyuncuların inanmışlığı ve hiçbir vakit vazgeçmemesine bağlıyorum.
ZEHRA KAPTANLIĞI ÇOK ÂLÂ YAPIYOR
“Bence Zehra kaptanlığı sahiden çok yeterli yapıyor. Çok uzun yıllardır Vakıfbank’ta fakat Vakıfbank’ın kaptanlığı çok güç olduğunu düşünüyorum; hem Giovanni’yi yönetim etmek, hem ekibi yönetim etmek birebir vakitte çok düzgün performans göstermek zorundasın. Yani yalnızca saha dışında güzel oynamakla yahut saha dışını yönetim etmekle bitmiyor.
Zehra hem bizimle hem Giovanni’yle hem de yöneticilerle aramızdaki bağlantı olsun çok güzel yönetiyor bence. Aslında son maçta da bunu gösterdiğini düşünüyorum.
FENERBAHÇE MAÇINDA TOPU ZEHRA’YA ATTIM
Son maçta Fenerbahçe maçının 2. setinde 23-23 oldu, durdum ben artık ne yapacağım, Zehra ile 9 yıldır oynuyorum, ben bu topu Zehra’ya atmam gerekiyor ya dedim. Attım ve sayı oldu. 9 yıldır birlikte oynamamızın artıları olduğunu düşünüyorum. Kaptanlık ona çok yakıştı zati, eminim ki güzel halde yapmaya devam edecek.”
ÇIĞLIĞIMLA KENDİMİ ATEŞLİYORUM
“Sonuçta oynadığımız maç Şampiyonlar Ligi çeyrek finali. Bu herkese nasip olmayan durum ve atmosfer. Sonuçta 4-0 kazanmamız gereken bir maç, ben aslında kendimi bildim bileli her sayıdan sonra çığlık atıyorum. Lakin olağan ki de maçın ehemmiyetine nazaran benim duygusal iniş çıkışlarım değiştiği için sahayı turluyorum, bağırıyorum.
Bu büsbütün maçı yaşadığım için. Denetim edemediğim bir durum. Ben şayet o çığlığı atmıyorsam bilin ki bir badire var ben de. Kendimi de ateşliyorum ekibi da ateşliyorum.”
SAKATKEN BEN KONUTTA KAFAYI YEDİM
“Beni çok seven beşerler da var fakat nitekim nefret eden beşerler da var. Ben onları da anlıyorum, sonuçta bizi sevmek zorunda değiller ancak benim en çok üzüldüğüm husus ülkemizi, Türkiye’yi temsil ediyoruz. Bunu en âlâ formda yaptığımızı düşünüyorum. Biz hakikaten ülkemizi en güzel biçimde temsil edebilmek için ben, Zehra, Hande, tüm ulusal kadrodaki arkadaşlarım, ligdeki arkadaşlarım…. sakatlığını geçirmek için tatil yapmadılar, kendilerini uygunlaştırmak için daima Acıbadem’de tedaviye gittiler. Ya da ben birebir biçimde dışarı çıkmadım kafayı yedim konutta, yalnızca ayağım güzelleşsin diye.
ÇOK FAZLA FEDAKARLIK VAR
Açılışa gidemedik biliyorsunuz, yalnızca olimpiyatlarda bir şeyler yapabilelim diye. Çok fazla fedakarlık var…. Aslında birazcık bunu anlayabilse beşerler tahminen çok farklı olurdu lakin değişeceğini hiç düşünmüyorum.”
GÖZLERİM DOLUYORDU
Bir orta bazen idmanı izlediğimde gözlerim doluyordu artık. Alanda olmak istiyorum. Bir şeyler yapmak istiyorum. Lakin ayağım müsaade vermiyordu.
Yürürken bile ayağım arıyordu bir orta o denli bir durumdaydım. Alışılmış bu biraz gerilimle de alakalı bence. Hudut sıkışması da varmış ayağımda. Onun etkisiymiş aslında. Burada bir şey göstermesem bile konuta gittiğimde çok ağladığım oldu. Ya da ne yapacağım ya iyileşemezsem ne olacak. Aileme, bana takviye olanlara çok teşekkür ediyorum. Kolay bir süreç değildi benim için.
MİLLİ GRUP İÇİN ÇOK HEYECANLIYIM
Bu yaz hakikaten çok heyecanlıyım, sabırsızlanıyorum ulusal grubun gelmesi için. İnsan bazen birtakım şeylerin değerini uzak kaldığında anlıyor sanırım. Tatil yapmasam bile olurmuş üzere hissediyorum şu an. O yüzden umuyorum benim ve ekip arkadaşlarım için çok yeterli geçer.
Zaten önce Milletler Ligi sonrasında çok kıymetli Dünya Şampiyonası, maksadımız orası esasen. Baktım 7 Eylül final maçı, inanıyorum ki hoş şeyler olur diye umuyorum bizim ismimize.
