admin
‘Aleyna Çakır’ ismiyle bilinen Sema Esen, 3 Haziran 2020’de Keçiören’deki meskeninde boynunda iple meyyit bulundu. Sevgilisi olduğu belirtilen Ümitcan Uygun’un, daha evvel Sema Esen’e şiddet uyguladığı anlara ilişkin imgeler ise vefatından kısa mühlet sonra toplumsal medyada yer aldı. Esen’in vefatıyla ilgili başlatılan soruşturmada Ümitcan Uygun, polis takımları tarafından gözaltına alınıp, sözünün akabinde özgür bırakıldı.
Esen’in vefatına ait Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma tamamlandı. Düzenlenen iddianamede, kendisini bornoz askısıyla kapıya asarak hayatına son veren Esen’in vefatından sorumlu tutulan Ümitcan Uygun’un, ‘İntihara teşvik etmek ve intihar kararını kuvvetlendirme’ kabahatinden 10 yıla kadar, ‘Eziyet etme’ cürmünden da 8 yıla kadar olmak üzere toplam 18 yıla kadar mahpusu istendi. Ankara 34’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın birinci duruşması bugün görüldü. Duruşmada, diğer davadan hükümlü olarak tutuklu bulunan sanık Ümitcan Uygun, Sema Esen’in ailesi, taraf avukatları ve şahitler hazır bulundu.
‘SUÇLAMALARI KABUL ETMİYORUM’
Sanık Ümitcan Uygun, savunmasında suçlamaları reddederek, “Olay günü arkadaşımın cümbüşüne gideceğimiz için Sema ile tartıştık. Asker cümbüşü olduğu için Sema’yı götürmek istemedim, bunun üzerine tartışma oldu. Telefonu uçak moduna aldım. Hiçbir formda suçlamaları kabul etmiyorum. Evrakta bir görüntü var, olayın öncesinde olan bir olay. Aslında biz Sema ile karı koca alakası yaşıyorduk, tartışmalarımız oluyordu. O görüntüde astım hastası olduğu için bayıldı. Sema’nın gece kulübünde çalıştığını bütün ailem öğrenmiş. Ailem onu kabul etmeyince aileme rest çekip onunla yaşamaya başladım. Ortamızda her evli çift üzere kelamlı tartışmalar olmuştur ancak onun haricinde bir darp olmamıştır. Takdir büyük mahkemenizindir” sözlerini kullandı.
‘DİŞLERİNİZİ SÖKERİZ DİYE TEHDİT EDİYOR’
Sema Esen’in annesi Hatun Esen ise “Ben anneyim, ellerimle yıkadım yavrumu. Her yeri mosmordu, benim yavrum toprakta çürüyor, o da mahpusta çürüsün. Ben sonuna kadar şikayetçiyim. Mezarının açılmasını istiyorum” dedi.
Baba Mehmet Esen ise “En ağır cezayla yargılanmasını istiyorum. Daima tehdit ediliyoruz. Erol Uygun bizi, ‘Dişlerinizi sökeriz’ diye tehdit ediyor. Allah benim canımı alana kadar şikayetçiyim” sözlerini kullandı.
Ağabeyi Himmet Esen de şikayetçi olduğunu söyleyerek, “Karı koca hayatını yaşadığını söyledi ancak o eziyetleri yaptı, çalıştırıp parasını yedi. Karı koca hayatı diyor, o denli yerlerde çalıştırması delikanlılığa sığar mı” diye konuştu.
‘ÖLDÜRÜYORLAR BENİ DİYE BAĞIRIYORDU’
Tanık olarak dinlenen Sema Esen’in komşusu L.K. ise “Onlar binaya taşındıktan sonra olağandışı sesler duymaya başladım. Bağırma, dövme sesleri, Aleyna’nın sesleri; ‘Öldürüyorlar beni, eziyet ediyorlar bana’ diye bağırıyordu. Aleyna bana, ‘Bana eziyet ediyor, ne yapmalıyım’ dedi. ‘Gitmen lazım’ dedim. Çok sesleri geliyordu, uyarıyordum. ‘Sizin yüzünüzden dinlenemiyorum’ diyordum. Her gün birebir şeyler; dayak, bağırmalar, Aleyna beni, ‘Merdivenden inme, seni atar’ diye ikaz ediyordu. Sonra da o konuttan taşındım zati. Benden yedek telefon istemişti Aleyna, Ümit telefonuna el koyduğu için birilerini arayabilmek için. Ben de olmadığını söyledim” dedi.
Geçmişte Sema Esen’le birebir yerde çalıştıklarını söyleyen şahit M.G., “Ümit’in yere gelerek, öbür kızlarla oturup Sema’ya, ‘Sen ödeyeceksin’ dediğini biliyorum. İş çıkışında Ümit’in Sema’nın elinden zarfını aldığını görüyordum, dövdüğünü görüyordum. Sema’nın kollarında ve bacaklarında morluklar olduğunu gördüm” diye konuştu.
‘İNTİHAR ETMESİNİ İSTESE EVLENMEYİ DÜŞÜNMEZDİ’
Ümitcan Uygun’un ağabeyi Birol Uygun da şahit sıfatıyla mahkemede konuştu. Uygun, “Aleyna’yla çok yakın olduklarını biliyordum. Bir insan intihar etmesini istese, evlenmeyi düşünmezdi” dedi.
Tanık B.G. ise Ümitcan Uygun’un yakın arkadaşı olduğunu belirterek, Sema Esen’in ailesiyle problemleri olduğunu, babasının, annesiyle görüşmesine müsaade vermediğini, Uygun’un, Esen’e hiçbir vakit şiddet uygulamadığını, Esen’in bedeninde hiçbir morluk ya da iz olmadığını, çok keyifli evlilikleri olduğunu anlattı.
Olay günü Esen’in, Uygun’a kendine ziyan vereceğine yönelik bildiriler attığını ve bunun üzerine Uygun’un kendisinden çilingirle meskene gitmesini istediğini söyleyen B.G, şu sözleri kullandı:
“Çilingir ile içeri girdik. Salonun kapısının ardına dayanmış bir siluet gördük. Kapıyı açmamızla Aleyna’nın vücudu yere yığıldı. Bornoz askısıyla kendini salondaki borulara asmış. 112’yi aradım. Polis ve ambulans geldi. Ümitcan, Aleyna ile evlenmeyi düşünüyordu. Bunu düşünen bir insan sevgilisini öbür erkeklerle birlikte görmeye tahammül eder mi? Ümitcan bu türlü bir şey yapmadı, yapsaydı ben bilecek kadar yakınıyım.”
Mahkeme heyeti, Sema Esen’in hayatını kaybettiği dairede tekrar keşif yapılması talebinin reddine karar verdi. Müşteki avukatlarının yeni şahit dinlenmesi talebi kabul edilirken, sanığın 17’nci Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki belgesinin dava belgesine eklenmesine karar verdi. Olayın yaşandığı mesken yakınında bulunan binaların kamera kayıt imgelerinin dava belgesine kazandırılması talebi de reddedilip, duruşma ertelendi.
