admin
İstanbul’da yaşayan peyzaj mimarı Ece Gürel, 2 Mart’ta gittiği Belgrad Ormanı’nda kayboldu. Yapılan aramalar sonucunda Gürel, kaybolduktan 4 gün sonra arama- kurtarma takımları tarafından baygın halde bulundu. Maslak’taki özel bir hastaneye kaldırılarak ağır bakım servisinde tedaviye alınan Gürel, tabiplerin tüm müdahalesine karşın kurtarılamadı. Ece Gürel’in ölümündeki sır perdesi ise günlerdir aydınlanamadı. Otopsi raporu beklenirken, gündeme gelen savlar da dikkat çekiyor.
Belgrad Ormanı’nda kaybolduktan 4 gün sonra bulunan ve kaldırıldığı hastanede tüm müdahalelere karşın kurtarılamayan peyzaj mimarı Ece Gürel’in vefatının akabinde birçok tez gündeme gelmişti. Gürel’in spiritüel bahislere merakı olduğu, astronomi eğitimi aldığı ve cadılık eğitimine başladığı sav ediliyordu. Sunuculuğunu Hakan Ural ve Ferda Yıldırım’ın yaptığı Kanal D’nin çok izlenen programı “Neler Oluyor Hayatta”da çok değerli konuklar ve çarpıcı tezlerle bu değerli mevzu masaya yatırıldı.
“Neler Oluyor Hayatta” programı bugün tekrar çok değerli bir mevzuyu işledi. Araştırmacı Müellif Mehmet Ali Bulut ve Spiritüel Koç Sibel Uzun’un canlı yayın konuğu olduğu programa Ece Gürel için yaptığı “Ece ışığı yanlış yerde aramış” açıklamalarıyla olay yaratan, “Cadılığın El Kitabı” isimli kitabın müellifi olan ve “cadı” olduğunu tez eden Ufuk Elver de uzaktan irtibat ile katıldı.
ECE GÜREL NE YAŞADI?
Yazar Mehmet Ali Bulut, büyünün toplumda giderek yaygınlaştığını, bunun haram olduğunu lakin bu türlü bir ilmin de gerçek olduğuna vurgu yaptı. Sibel Uzun ise Ece Gürel’in bilinçaltına telkinler yapıldığını, Ece’nin ormana yönlendirme ile gitmiş olabileceğini söyledi ve uygulanan meditasyonların tehlikesine dikkat çekti. “Direkt uyutuyor insanları” diyen Uzun, insanların bilinçaltıyla oynanmasına da karşı olduğunu lisana getirdi. Uzun, bilinmeyen ritüellerin insanın aklını yitirmesine neden olacağını ve cadılığın asla övülecek bir şey olmadığını da kelamlarına ekledi.
ECE GÜREL’İN MEVTİNDE HİPNOZ İDDİASI
Mehmet Ali Bulut da “büyü ve telkinle beşerler mevte yürür” dedi ve ekledi:
Hipnoz ile her şey yaşanabilir. Genç mimarın da bunu yaşamış olabileceğini belirten Bulut, Ece Gürel’in ormanda 4 gün boyunca o soğuğa dayanmasını da yeniden bu durumdan kaynaklanmış olabileceğine bağladı ve şifa olaylarının tehlikesine değindi. Bulut, “Vücudunuzu kimsenin ele geçirmesine müsaade vermeyin” dedi.
Yayında cadılık eğitiminin ne olduğu da sorgulandı. Ece Gürel’in babasının “Kızım kurban edildi” sözleri değerlendirildi.
Spiritüel Koç Sibel Uzun, bilinmeyen alemdeki varlıkların insan vücuduna büyük tesirleri olduğunu söylerken muharrir Mehmet Ali Bulut da insan bedeninin bu ritüellerle ele geçirilebildiğini söyledi. İki uzmanın da görüşüne nazaran “Ece Gürel bulunduğunda kendi denetiminde değildi” ve alınan bu eğitimlerin hiçbiri pak değildi.
“Ben kendimi ‘Cadı’ olarak tanımlıyorum” diyen “Cadılığın El Kitabı” isimli kitabın muharriri olan Ufuk Elver, “Bu bir iş değil, bu bir inanç ve ideoloji. Bu bir din de değil” dedi. Cadılığın tarifini da içe dönmek ve kendi ruhunun derinliklerine inmek, cihanın işleyişini anlayabilmek olarak tanımlayan Elver, “Cadılık çok yanlış anlatıldı. Garip yansıtıldı. Ritüeller, çığlık terapileri, ormanda kahkaha atan beşerler. Bunlar burjuva kesim. Cadılığın bunlarla ilgisi yok. Ben bir cadıyım ve bu manevi bir şey.” dedi.
ASTRAL SEYAHATA ÇIKTI MI?
Ufuk Elver, “Bunlar şahsî tecrübeler. Muhakkak teknikler denedim ancak kendimi biraz olsun üstten görebilme talihine eriştim” dedi.
Ece Gürel’in Belgrad Ormanı’na neden gittiği ve nasıl kaybolduğu gizemini korurken gündeme gelen bir manzara baş karıştırdı. Manzaralarda “kahkaha yogası” etkinliğinde buluşan bir küme insanın giydikleri farklı kostümlerle tuhaf hareketler sergilediği görülüyor.
CADILIK EĞİTİMİ Mİ ALIYORDU?
Ece Gürel’in gizemli sayılar, fal, kurşun dökme üzere hususlara olan ilgisi biliniyor ve ders aldığı kişi, Hale Işık İtina… Genç bayanın “cadılık ve büyücülük” eğitimi aldığı tez edilen Hale Parıltı İtina, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla “sırf halk ortasında kaygı, dehşet yahut panik oluşturmak saikiyle ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu nizamı ve genel sıhhati ile ilgili gerçeğe karşıt olmak ve nitelikli dolandırıcılık” suçlamasıyla polis grupları tarafından gözaltına alınmıştı. İhtimam, dün hastanede alınan sıhhat raporunun akabinde adliyeye sevk edildi. Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesinde hakim karşısına çıkan İhtimam, isimli denetim kuralıyla hür bırakıldı.
Kağıthane Gültepe Mahallesi’ndeki konutundan 2 Mart Pazar günü gezmek için Belgrad Ormanı’na gideceğini söyleyerek çıkan Ece Gürel kaybolmuş, yakınlarının ihbarı üzerine ormanda çok sayıda arama kurtarma grubunun iştirakiyle geniş çaplı arama çalışması başlatılmıştı.Gürel’in cep telefonu ve kimi ferdî eşyalarına, 4 Mart’ta Belgrad Ormanı’nda yürütülen arama çalışmaları sırasında ulaşılmıştı.Ekiplerin 4 gün süren çalışması sonucu gece saat 01.15’te sarp ormanlık alanda bulunan Gürel, Maslak Acıbadem Hastanesinin ağır bakım servisinde tedavi altına alınmış lakin müdahaleye karşın hayatını kaybetmişti.Gürel’in cenazesi, dün Bağcılar’daki Güneşli Merkez Mescidi’nde ikindi vakti kılınan namazın akabinde, Kocasinan Mezarlığı’nda toprağa verilmişti.
