admin
ANKARA Milliyet – Kurtulmuş özetle şunları söyledi:
HAZIRLIKLIYIZ: Suriye’de halimizi, unsurlarımızı ortaya koyduk. Bu süreçte Suriye siyasetinde devre dışı kaldığını hisseden kimi aktörler birtakım provokasyonlara girişebilirler. Suriyeli kardeşlerimize yapacağımız en büyük katkı, onlara demokratik rehberlik yapmaktır. Türkiye, Suriye konusunda hazırlıklı. Tabi her şey bizim istediğimiz üzere gidecek manasına gelmiyor, en makûs senaryo bile olsa Türkiye ona da hazırlıklıdır.
TERÖRSÜZ TÜRKİYE: PKK’yla irtibatlı, iltisaklı öteki örgütlerin de büsbütün silah bırakmasıyla birlikte Türkiye bu belayı tarihin çöplüğüne atmış olacak. Umarım siyaset ortak makul bir çizgide durur ve herkes üzerine düşen sorumluluğu yerine getirir. Bu, polemik yapılacak bir husus değildir. Fiilen bu sıkıntının bitmesiyle demokratik yerin de aslında tahkim edileceği, kuvvetleneceği herkesin malumudur. PKK’nın bitmesi inanın ki öbür yerlerde de YPG’nin, DEAŞ’ın, vesairenin bitmesi demektir.
GEREKTİĞİNDE DEVREYE GİRECEĞİM: (Muhalefetin yol haritasını bilmedikleri tenkidine karşı TBMM’yi bâtın oturuma davet etmeyi düşünüyor mu?) TBMM, Türkiye’nin bütün sıkıntılarının tahlil yeridir. Problem TBMM’deki partilerin ortak tutumuyla çözümlenecektir. Gerektiği vakit biz de devreye girerek problemin şeffaf, açık, samimi halde yürütülmesini sağlayacağız. Meclis üzerine düşen sorumluluğu yerine getirecek.
SİVİL ANAYASA: İmralı süreciyle yeni anayasa çalışmalarının birbiriyle irtibatı yoktur. Anayasa deyince kanaatimce 3-4 temel alandaki teklifler değer kazanıyor. Bunlardan birincisi hak ve özgürlükler. Hak ve özgürlüklerin genişletilerek yine yorumlandığı bir anayasanın olmasının gerçek olduğu kanaatindeyim. İkincisi, yargı ortasındaki hem yargı hiyerarşisi hem de yargının nasıl çalışacağıyla ilgili tekliflerin yapılması, olgunlaştırılması. Cumhurbaşkanının yetki, misyon ve sorumlulukları cumhurbaşkanlığı sistemi münasebetiyle ve TBMM’nin yetki, vazife ve sorumlulukları.
‘Trump el yükseltiyor’
SINIRLARINI TEST EDİYOR: (Trump-Putin yakınlaşması, NATO’ya ait eleştirileri) Grönland sıkıntısı, Kanada sıkıntısı, Meksika Körfezi sorunu, Rusya’ya, Ukrayna’ya karşı yaptıkları şeyler… Bunların hepsi el yükseltme, kendi hudutlarını test etmeye çalışıyor. Fakat artık tek bir devletin hegemonyasına bağlı dünya sistemi geride kaldı. Yeni bir dünya kuruluyor, Türkiye burada yerini alacaktır lakin bence kendisine gösterilen yerde oturmayacak, kendisi istediği yerde oturacaktır.
‘Avrupa’nın iç zehirlenmesini Türkiye önler’
AVRUPA’NIN TÜRKİYE’YE YÖNELİK TAVRI: Liderlik boşluğu içerisinde Avrupa. Amerika’yla, alakalarının nasıl devam edeceği de belirleyici faktör olacak. Avrupa’da otokratik eğilimler çok kuvvetli hale geliyor. Türkiye’ye açılımının olması Avrupa’nın iç zehirlenmesini de önleyecek değerli işlerden birisidir. ‘Bizi tam üye olarak alın’ sıkıntısı, aslında Avrupa için de rahatlatıcı bir işlev. Bunu aklı başında olanların değerlendireceklerini ümit ediyorum.
ABD-AVRUPA TANSİYONU: Bu sefer çok esaslı fikir ayrılıkları var, Anglosakson ittifakının büyük oranda zedelendiğini görüyoruz. Tansiyonun nerede duracağını açıkçası onların da bildiğini zannetmiyorum, lakin şu teze de katılmam; Amerika’yla, Avrupa bütün bağları koparacaklar, irtibatsız olacaklar. Tansiyonlar olacak ortalarında, lakin bunları koparmayacaklar.
