
Dünya prömiyerini İskoçya’nın Glasgow kentinde yapan “Çiğdem”; İsviçre Alpenglow Sinema Şenliği, ABD Memleketler arası Bağımsız Sinema Şenliği, Hindistan Bağımsız Sinema Şenliği, Five Continents Memleketler arası Sinema Şenliği ve Slovakya Avrupa Sinema Festivali’nden ödüllerle dönmüştü. Avukat Kurtuluş Baştimar’ın ilk sineması olan üretimin çekimleri Kars’ta yapıldı.
Baraj üretimi için boşaltılmış bir köy ve o köyde, boş bir okul etrafında uğraş eden öğrenciler… Gayeleri, eğitim almak ve okula gidebilmek. Dilekçeler yazarak muhtara veren öğrenciler, seslerinin Ankara’dan duyulmasını ve öğretmen atamasını beklerler. Ancak bir gün, bu boş köye yolunu kaybeden belgesel imalcisi Taner gelir ve herkes onu atanmış öğretmen olarak zanneder. Taner bir anda tüm öğrencilerin öğretmeni olarak bulur kendini. Satrançta çok başarılı olan Çiğdem’i Türkiye şampiyonasına hazırlamaya başlar.
Cannes Sinema Festivali’nden ödüllü direktör Serge Avedikian’ın “Umudumuzu kaybetmememiz gerektiğini gösteren bir eser”’ kelamlarıyla değerlendirdiği “Çiğdem”; çocukların sesini, düşlerini ve muvaffakiyetlerini tekrar onların çaresizliğine şahit dağlara yazdıran çocukların sineması olarak öne çıkıyor. Senarist ve direktör Kurtuluş Baştimar’ın İran sinemasından etkilendiğini belirttiği imal, “Buzlar Çözülmeden” üzere yerli yapıtlarla de ortak noktalara sahip. Sinemada öğretmenlik yapan Yusuf Akar (Taner Öğretmen) ve Çiğdem (Hilal Baştimar) ile sinemanın takımı Karaurgan Köyü’nden.
Kitaptakiler canlanınca
Arjantin ve Peru ortak üretimi olan “Dalia and the Red Book/Dalya ve Kırmızı Kitap”, Gaudi Ödülleri’nde En Uygun Animasyon kolunda yarışmıştı. Arjantili David Bisbano’nun yazıp yönettiği animasyonun başkahramanı, Yakın vakitte vefat eden ünlü bir muharririn kızı olan Dalya. 12 yaşındaki Dalya, babasının romanını bitirme vazifesini üstlenir. Bunu yapabilmesi için kitabın bir kesimi olacak, kitabın kahramanı olmak için gayret eden ve başrolü kapma uğraşlarında olay örgüsünü ele geçiren karakterlerle yüz yüze gelecektir.